hangi yara?
Ortalamada yağış azalsa da önceki seneye göre daha çok yağış olduğu söyleniyor. Bir Doğu Akdeniz göçmeni olarak yağmura da kara da doydum. Dereden yana zengin Serhat köyünde sadece kışın...
Ortalamada yağış azalsa da önceki seneye göre daha çok yağış olduğu söyleniyor. Bir Doğu Akdeniz göçmeni olarak yağmura da kara da doydum. Dereden yana zengin Serhat köyünde sadece kışın...
Bir süredir “Tohumların Hamisi” adı altında blogda yayınladığım aynı zamanda 100 Sene 100 Nesne projesinde kısacık bir özeti bulunan yazı dizisiyle uğraşıyorum. Bir kitap veya bir kitapçık olabilmesi için....
Yazı Yaban’da yabanın bitkileri, tohumları, yaşayışları üzerine düşünmek için yola çıktım. Sadece düşünmek değil örneğin bitkileri tohumdan veya fideden ekmek, bitkilerin nasıl tanınabileceğini anlatmak, ücretsiz olarak tohum paylaşmak gibi...
Ben ayvaya bakıyorum, ayva bana. Bu çok garip bir his. Birinin emek ettiği, senelerce didindiği bir bahçeyi sahiplenmek. Ve hop ayva toplamak oradan. Hop bakla toplamıştım ilkbaharda da. Ben...
bir takas şenliği hikayesi… Yıl 2015. Henüz Bayramiç’te bugüne göre dışarıdan gelen daha az kişi yaşıyor. Az bile olsa, “az” da bir çokluk. Bir ritüele dönüşmüş olan takas şenliklerinin...
Kazdağı Milli Parkı’nın Edremit girişinde kapı varken, Bayramiç girişinde yok. Bir milli park tabelası, iki tane bir zamanlar konaklamak için kullanılmış yıkık dökük yapı ve bir çeşme karşılıyor sizi....
1) Şehrin, babamın deyimiyle %70’i yokmuş artık. Önce can denir ama 13 yaşından beri çalışan babamın ve benzeri binlerce insanın emeği, tüm birikimi, sığınağı hiç oldu. Hem evi, hem...
Kendi yolumu çizmeye başladıktan sonrasını hesaba vurursak şehirde geçirdiğim hayata denk bir kırsal deneyimi biriktirmiş oldum. Başka şeyler yanında kırlar, dağlar, ovalar, nehirler, bitkiler, hayvanlar, tarım ve insan arasında...
Her ne kadar insanın kışı gelmediyse de kuşların kışı geldi. Biri kalkıyor öteki konuyor sumağın başına. Son on dakika içinde pencereden görebildiğim sumağa iki ardıç kuşu, bir karatavuk, bir...
Daha dünyaya gözlerini açalı 10-15 sene olmamış genç bir sedir ormanı içinde yürüyoruz. Sedir mantarı bakacağım ama ama hem ağaçlar genç olduğu, hem de bir kesim alanında bulunduğumuz için...
Bazı ağaçları anlatmaya gücüm yetmiyor; bademi olduğu kadar kızılçamı da, sediri de. Oysa badem bu dağın ekmeği. Gündelik yaşama bitkilerden kurulu bir dünyayı iliştirebilmek, bir otun, ağacın üzerine saatlerce...
Cahillerin yani – çoğu kez ve belki de hep – yoksulların sağa sola attıkları bebek bezleri, plastik şişeler, torbalar, türlü çeşit cerahat olmasa, her birimiz henüz atanmış Dünyayı Kurtarma...