sıfatına tüküreyim

Bir domuzdan geriye kalanlar. İki üç gün önce haberi geldi öldürüldüğünün. Öldürenin yedi ceddine küfür etmek istiyorum ama o cedlerden yedincisinde değilse de otuzuncusunda akraba çıkarız. Acı veren bir akrabalıkta buluşsak razıyım ama bununla kalmıyor, ortaklığımız daha derin. Örneğin, 2013’te Kanada’da yapılan bir araştırmaya göre* binalar yılda 16.390.000, elektrik hattı çarpışmaları 16.810.000 kuş ölümüne sebep olmuş. Evcil kediler 54.880.000 kuşu öldürmüş, ki evcil kedi nüfusundaki artış da tamamıyla insanla ilgili. Taşıt çarpışmaları 9.184.000 kuşu ortadan kaldırmış. Avlanan kuşların sayısı ise 2.817.000. Kuş ölümlerinde protesto edilebilen, yasaklanması için kampanya yapılan tek başlık da sonuncusu. Tarımsal faaliyetler nedeniyle bile 135.400 kuş ölmüş. Gökyüzünde kanat çırpanın da evi yeryüzü. Küfür hangi adrese gideceğini şaşırıyor. Yaşamaya devam edebilmek için binaların, elektrik hatlarının, tarımın, taşıtların kuşları öldürmesine göz yummak zorunda bırakılıyoruz. Bir kere göz yumunca da tetiği çekmeyi öğreniyor kalbimiz. Ya nasıl öğrenecekti? Avcılık gibi aleni cinayetler için açılan ihaleler bu katılaşmaya/kayıtsızlığa yaslıyor sırtını.

Uzunca bir süredir domuzları gündüz de görür oldum ve hala su borumuzu patlatmaya devam ediyorlar. Yaşadığımız kuraklık yiyecek kaynaklarını tüketmiş olmalı, sulu tarıma mı yöneldiler acaba? Özellikle bir tanesi yalnız başına dolaşıyor. Bahçede çalışıyordum ki göz göze geldik, “sıfatına tüküreyim” diye homurdandı. İnsan sıfatlı olmak ağır bir yük.

Yine dün öldürülmüş bir çizgili sırtlan ve önceki hafta vaşak fotoğrafına rastladım. Diyorlar ki “böyle ölümleri daha fazla görür olduk.” Evet, çünkü sel olduk kabımızdan taşıyoruz. Domuz, sırtlan ve vaşak cüsseli, ağlamaya, vahlamaya uygun cesetler bırakıyor arkasında. Ölümleri bile işe yarıyor. Suçtan arınma imkanı sağlıyorlar. Katili gördük, biz değilmişiz. Üzülmemizde de bir hiyerarşi gözüme çarpıyor. En çok gözyaşı vaşağa (ne de olsa kedigillerden), sonra sırtlana ve domuza dökülüyor. Domuza üzülmek yasak da olabilir.

Avcılık yok ediciliğin görülebilen yüzü. Yüzleşmesi çok daha elzem ve zor olanlara bir türlü sıra gelmiyor. Zor olanda bir yoklama alınmadıkça umut edecek bir şey göremiyorum. Üstelik domuzun zoru, kuşun zorundan fena.

* Kaynak; https://bit.ly/3HaQIuM

Yukarıya kaydır