çizgi olmaya direnen

Faruk ile Toygun’la yolumuz nasıl kesişti, hatırlayamıyorum. İlkin çizgi olmaya direnen, esneyip bükülüp eğri büğrülere özenen, hatta akan, dalgalanan çizgilerinin yolunu gözler oldum. Benim gibi bir anlatımcı için şaşırtıcı olan ise ilk defa öyküden önce çizgilere bağlanmam oldu. Derken Ekofil Topluluk Destekli Yayıncılık‘ın Faruk ile Toygun’u basmaya hazırlandığını öğrendim. Sararmış otların arasında ne güzel koktu karanfil.

Biliyorsunuz Ekofil topluluk destekli bir yayıncılık modeliyle çalışıyor. Bunu her belirttiğimde elimde bir fener tutuyormuş gibi hissediyorum. Yani kitap vereceğimiz ön siparişler sayesinde basılabiliyor. Buna ön destek de diyebiliriz. Şimdi destek zamanı.

Çizgi-öyküye karşı hissettiklerimi söze boğmamaya özen gösteriyorum haliyle. Yine de henüz Faruk ile Toygun’la tanışmayanlar için Ekofil’in tanıtım metnini aşırdım;

“Kırsalda mıyız? Kırsaldayız ama değiliz de. Bir ayrım mı vardı ki? Ayrım değil de bir fark var belki. Yapmakla yapmamayı tercih etmek arasındaki gibi. Tüccarı kaçırdık mı, ama bir sürü kirazımız oldu. Hayır, tüccardan kaçtık belki de. Ama bulutları kaçırmadık bu sefer, bulutlara teslim olduk.

Peki, kim bu Faruk ile Toygun? Beckett öykülerinden fırlamış gibi duran, boşlukta salınan, hayallerden kavramlara eylemden eylemsizliğe atlayıp zıplayan, saf arzunun iki avaresi, iki şaşkın bilge.

Çok katmanlı, farklı gözlere farklı hikâyeler ve anlamlar sunabilen çizimler, her okumada yeni sürprizlere davet ediyor.

Faruk ile Toygun, bir kır şarkısı.”

Ön siparişlerinizi vermek için aşağıdaki adresleri kullanabilirsiniz;
https://bit.ly/farukiletoygun
https://www.shopier.com/ekofilyayinlari

Yukarıya kaydır