Tavşan memesi’nin (Ruscus acuelatus) bir yaprağın yüzünde bitmiş gibi görünen kırmızı meyveleri var ama öyle derli toplu değil. Dala öykünen bir yaprak bu. Çocukken aklımı en çok kurcalayan bitkilerden biriydi, küçük bir mucizeye bakarak kalma duygusunu bugüne kadar getirdim, meğerse Silcan’a doğru uzayan bir ipin ucuymuş elimdeki. Kimin aklına gelir Silcan’ın kıpkırmızı meyvelerini, Tavşan memesi’nin dallarına bağlayıp Kokina” adıyla, uğur getirir diye yılbaşında satmak? Eğer bir yıl boyunca bitki canlılığını yitirmezse ertesi yıl ev sahibi olabilirmişsiniz, bunun için “Kokina”yı su dolu bir vazoya oturtan da var. Oysa dikkatli bakılırsa meyvelerin dallara ait olmadığı, bir sicimle dala tutturulduğu anlaşılır. O su yürümez meyvelere. Sonra Tavşan memesi bu kadar rağbet görünce, yetişme alanı da giderek daralır olmuş. Küçücük zevklerimizin bile ne büyük bedelleri var. Ya kokinayı toplayan ellerin yırtığı? Silcan, güzeldir, lezzetlidir, şifalıdır ama yırtar, çizer, kanatır. Burada hayvancılık yapan Ahmet Abi de Silcan’ın acısından keçilerini korumak için cebine çakısını koyup öyle çıkıyor çobanlığa, “Oy” diyor, “keçilerin memesini fena yırtar o.”
Kokina Rumca’da kırmızı demek. Edip Cansever’in Ruhi Bey’ine de konuk olmuş bir zaman;
“Size bir olay anlatayım, çok kısa
Bir kış günüydü, kar yağıyordu
Gök sapından boşalmış papatya yaprakları gibi duruyordu
Kapıda Ruhi Beyi gördüm
Gözleri kıpkırmızıydı
Çiğnenmemiş karın üstünde
İki tek kokina gibi duruyordu gözleri”
Türkiye’de iki türü yetişiyor; Smilax aspera ve Smilax excelsa. İkisinin de genç sürgünleri yeniyor. Silcan diyorum da, Ege’de, otların beyliğinde Silcan dendiğinden, burada Tiken… Daha çok Smilax aspera ile karşılaştım. Cins adı olan Smilax Yunan mitolojisinde bir orman perisi, tür adı aspera ise “kaba” anlamına geliyor. Yapraklarına dikkat çekiliyor sanırım. Türkiye de yetişen iki tür birbirinden diğer özellikleri yanında yaprak biçimine göre ayrılıyor. Bu türün yaprak kenarları genelde dikenli, testere dişli ve yaprakları daha kalın, derimsi oluyor. Topladığımız bölümü genç sürgünlerin 5-10 cm’lik ucu. Bakır renginden yeşile renk değiştiriyor.
Daha hiç toplayamadım, Ahmet Abi’nin çakısının ve keçilerin bu işte payı olabilir. Karakterini sezdiniz mi? Sarılıcılardan. O kadar çok sarılıyor ki bazen de boğuyor.