Bir ikicağız da olsa tohumundan almayı çok istiyordum gelin döndürenin (Crupina crupinastrum). Burada böyle diyorlar. Azıcık anlamında. Az ama fazlasına ihtiyaç yok zaten. O sonra kendi kendine çoğalır. Dileğimi duymuş olsa gerek. Üç tane tohum buldum kuruyan çanak yapraklarının arasında. En ufak bir esintide uçmaya hazır tohumları kabın içinde bekleşiyorlardı. Henüz sıraları gelmemiş, olmaya doğru kanat açamamışlar. Cins adı Crupina Felemenkçe sürüngen anlamına gelirken aynı kelimeden türetilen tür adı crupinastrum sürünene benziyor anlamına gelir. Hakkettiği bu adları tohumlarına borçlu. 0-1400 rakımları arasında kızılçam ormanı açıklıklarında, tarla kenarlarında, kayalık yamaçlar ve bozkırlarda yaşıyor. Tarlalarda da yaşabilirdi istense, toprak sürüldüğü için yabani otlar kenarlara sığınmış olmasa. Ancak yayılıcı bir ot olarak görülüyor.
Üç tohumu alıp cebime koyarken ipincecik ve hiçbir rüzgârın kıramayacağı kadar esnek gövdesiyle bahçede salınmasını görür gibi oldum. Bahçede ne çok ihtimal var. İhtimaller bahçesi.
*
Daha yakından ilgilenmek istediğim için saksıya ektiğim tohumlar çimlendi. Üç parmak uzunluğuna gelince kalıcı yerlerine taşıdım. Pek de kalıcı değil ya tek yıllık bir ot. Bir yaz salınmalarını izledim. Her yaz izleyebilmek için rüzgârda yürüyen tohumlarına güveniyorum.
*
Güvenimi boşa çıkarmadılar. Geçen sene büyüdükleri yerde altı tane gelin döndüren ilk yapraklarını gösterdi.
