Hülülük (Physocaulis nodosus). Nereye gönderiyor bu ad sizi? Antalya da kıymayla yapılan küçük köftelere Hülük deniyormuş. Yörenin Hülüklü adı verilen bir yemeği var. Osmanlıca’da huluk, huy tabiat. ahlak anlamına geliyor. Niğde, Bor çevresinde çelik çomak oyununda yerde açılan uzun çukurlara hülük denirmiş. Nevşehir Avanos’ta Hüllük. Yeni bebelerin altına konulan ince elenmiş toprağa da hüllük deniyormuş. Karaman Konya’da taneleri ayıklanmış mısır koçanına, Tokat Zile’de ise sabun artığına hülük deniyormuş.
Hülülük’ün ise bir karşılığını bulamadım. Eskiden çocukların kurumuş gövdeleriyle düdük yaptığını duyduğumda bana bir tür ses ifadesi gibi gelmişti; Hüü-lüü-lüük. Kuş sesi belki. Geçtiğimiz sene kuru gövdesine kavuşamadım ama bulduğumda ilk işim düdük yapmak olacak. Sese kanar bir kuş, belki atışırız da.
Eskiden yani köyde çocuk sayısı bir elin parmaklarını geçerken, okulları hemen yanıbaşlarındayken, sınavlara hazırlanmak henüz dünyanın en mühim işi değilken, kuşların doldurduğu bir göğün altında koşabiliyorken bitkiyi tanır, kurumasını bekler, sonra kesip tam küçük ellerine göre düdükler yaparlarmış. Ve pek tabii aynı sıralarda böcek zehirlerinden bihaber köy sokaklarında vızıldayan sinekler yaralara kurt da atabilirmiş, yılan zehirlerinin asfalt yolun, dört tekerleğin yokluğu oranında çocuk öldürdüğü de görülürmüş, akrepler saç örgülerinde uyuyabilir, keneler kulak memesini ısırabilirmiş. Ve daha nice kötü şey. Yine de Dünya ondan kurtulmaya çalışmamızı hiçbir zaman takdir etmedi.
Bitki için önerilen Türkçe genel ad ise Hacıkuş. Yol hep kuşa çıkıyor. Hacı denmesini de bitkideki sakala benzeyen kıllara borçlu olmalıyız. Daha az rastlansa da içi boş gövde tüysüz olabiliyor. Maydanozgiller üyesi bitkimizi tanımanın yolu, diğer özellikleri yanında olgunlaştıkça budakların şişmesi, -zaten bilimsel tür adı olan “nodosus” budaklı anlamına geliyor.- şemsiye şeklindeki çiçek başının hemen altındaki yaprakçıkların* 5 tane, çiçek saplarından daha kısa, geriye kıvrık, dar yumurtamsı ve sipsivri olması.
Tam tanıda tarif edildiği gibi gölgeli, nemli bir oyukta, kuru dere yatağında, meşelerin altındaydı yuvaları. İç ve doğu bölgeleri dışında geniş bir alana yayılan Hacıkuş’la 200-1490 rakımları arasında karşılaşabilirsiniz.
*Yaprakçık (brakteol): Çiçekleri korumak için özelleşmiş yaprağımsılar veya yaprak kırıntıları diyebiliriz. İlk fotoğrafta henüz olgunlaşmamış meyvelerin(tohumların) hemen altında çiçek saplarını çevreleyen sipsivri yaprakçıklar görünüyor.