Karamuğun peşine takılmak buğdayın peşine takılmak demek. Yine karamuk adı verilen Berberis türleriyle karışmasın diye adına buğday karamuğu (Agrostemma githago) demişler. Çünkü en çok buğday/hububat tarlalarında boy gösteriyor. Bitkinin nereli olduğu tam olarak bilinmemekle birlikte tohumlarının buğdayla birlikte dünyaya yayıldığı düşünüldüğüne göre Doğu Akdenizli olsa gerek. Çünkü buğday Doğu Akdenizli.
Silifke’den doğuya doğru gittikçe buğdayın ilk evcilleştirildiği yerlerden birine varıyoruz; Diyarbakır’a. Çok sevilen buğday türleri buralardan kalkıp keselerle, çuvallarla dünyaya yayılırken bir kenara ilişmiş buğday karamuğu tohumlarına da gün doğuyor. Buğdayın yanında belki de hiç gidemeyeceği coğrafyalara gidip yerleşiyor, kendini sevdirip süs bitkisi olmayı bile beceriyor. Ne yer seçmiş ama kendine. Neredeyse buğday olmasa medeniyet yok. Medeniyetin hamuru buğdaydan.
Belki de buğday seçmiştir karamuğu kendine eş. Ekmeklik buğday (Triticum aestivum) üzerine yapılan bir çalışmada tohumların çimlenmesine olumlu bir allelopatik etkisi olduğu anlaşılmış, karamuğun. “Karamuk bitkisi ile aynı ortamda büyüyen buğday bitkileri, tek başına büyüyen bitkilerden %20 ila %50 daha büyüktü.” deniyor. Boşuna birbirlerini seçmemişler. Karamuk diyormuş ki buğdaya “hadi büyü, burası yuvan” Buna rağmen uzaklaştırmaya çalışmışlar onu buğdaydan, zararlı/yayılıcı ot diyerek. Öte yandan karamuğun tohumları da kendisi de insana zehirli ama zehrine rağmen tıbbi bitki, besin bitkisi olarak kullanılması bir kenara baksana aralıkta pırıl pırıl parlayan bir şey var. Bu yan yana oluşların nedeni.
Eğer buğdayla haşır neşir olduysanız tohumlarını da tanıyorsunuzdur. Sapından ayrılan buğdayı bulgur yapma niyetiyle haşlamaya başladan önce bir güzel yıkarsınız. O esnada sarı, kızıl buğday taneleri arasında siyah, hafif pütürlü tohumları gözünüze çarpar karamuğun. Kara tane.
Kaynak: https://cdnsciencepub.com/doi/abs/10.1139/b92-238
Tohum görselleri: https://bit.ly/3IVryzS