99’da yapılan bir tez çalışması bodur çiğdem için (Romulea sp.) çok erken çiçeklenmesi ve boyutlarının küçük olması nedeniyle üzerinde az çalışma yapılmış bir cinstir*, diyor. Dikkatimizin ölçüsü varlığın boyutuyla bu kadar rabıtalı işte.
O kadar küçük ve kısa ki, şaşarsınız. Çırçır otu bile en azından beyaz çiçekleriyle kendini gösteriyordu. Bodur çiğdem ona bile yeltenmiyor. Böylece otçulların ilgisinden kaçınıyor. Boyu otçulların daha kolay otlandığı seviyenin altında kalıyor. Görünürlüğünü azaltmak bitkilerin otlamaya karşı geliştirdiği bir dirençtir. Sadece insanlar direnmiyor; hayatta kalmaya çalışmak varlıkların gündelik işi. Bir diğer var kalma yöntemi de; tolerans. Bitkiler otçullar onları yese dahi kendini tamir edebiliyor.
Bakmayın fotoğraflarda caka sattığına ben de sandım, yanıldım. Öyle çarçabuk dağılan bir moru var ki anlayamadığım bir sebeple yeşilin içinde kaybolup gidiyor. Edindiği bu tuhaf renk de onu gizliyor olmalı. Geçen yaz sonu meyvesini görebildiğim ters lalenin yaprağını, çiçeğini aranmıyor olsam hiç tanışamazdık.
Görünmezliğin en iyi örneklerden birini Lithops türleri sergiler. Bir bukelemun gibi yetiştikleri ortamlarda bulunan taşlara benzeyerek saklanırlar, onlar hep ebedir. Elbette bunun bir bedeli var. Daha az görünür olmak daha az tozlaşma dolayısıyla daha az üreme ve çoğalma şansı anlamına geliyor olabilirdi. Ancak Romulea türleri kendi kendine de tozlaşıyor. Yapılan bir araştırmada görece az sayıda böceğin de tozlaşmaya katıldığı gözlenmiş. Her ne kadar bu araştırma Türkiye’de yetişen türleri kapsamıyorsa da cinsin Süsengiller ailesi içinde daha az çeşitlilik içeren bir tozlaşma sistemine sahip olduğu vurgulanıyor.**
Görebildiklerimiz ve deneyimleyebildiklerimiz boyutumuzla o kadar alakalı ki. Ama hayalgücü boyutlar arasında gezinebiliyor. Bizim orman dediğimiz bize orman. Çiğdem bize bodur, hatta bize çiğdem. Belki küçük canlılar ormanının devlerinden biridir bu çiçek zerresi.
Sonbaharda pembeye kesen bir süpürge çalısı ormanının içinde yaşıyor. Korkak bir adam kör bir bıçakla aramızdaki bağı kesmese bulunduğu yer benim smultronställe‘m olabilirdi. Allahın kuyusu sandığımız yerden kovayla su aldığımız için celallenmiş, kovayı göremeyince; “hep böylesiniz, kovayı içine düşürdünüz değil mi, gidin buradan” diye bağırmıştı. Şehirde bir lithops gibi görünmez olabilirsiniz ama köyde saklanacak yer yoktur. İnsan kör bıçak gibi gezer.
NOT: Muhtemelen “dibi tatlı” (Romulea linaresii subsp. graeca) Romulea cinsinde türler, diğer özellikler yanında dişi ve erkek organın birbirine oranına göre tanınabiliyor.
*Türkiye’nin Bazı Romulea Türleri Üzerine Morfolojik Araştırmalar, Osman Erol.
** Floral biology of Romulea (Iridaceae: Crocoideae): a progression from a generalist to a specialist pollination system, Peter Goldblatt ve diğerleri.