Geçen seneden beri tohum keselerinin ve tohumlarının peşindeyim Sikke Otu’nun (Fibigia clypeata). Ya geç kaldım, ya erken gittim, tanışamadık bir türlü. Ama bugün öyle mi? Topboğazı’nda güneş batarken son ışıklar zarlarında parlıyordu. Hem son ışığa hem keselere bakakaldım.
Boy fotoğrafı çekmemişim. Ama boyu 40 santime ulaşabilir. Tohum kesesi, fotoğrafta görüldüğünden daha sık, iki sıra halinde, kahverengi tohumlarla doludur. Alttürleriyle beraber Türkiye’nin hemen her yerinde yetişir. Pfaf’ta verilen bilgilere göre Turpgiller ailesinin bu üyesinin körpe yaprakları salatalarda tere niyetine kullanılabiliyor. Yine aşağıda bağlantısını verdiğim çalışmada türün sebze olarak tüketildiği, hatta tohumlarının da yenilebildiği bilgisi veriliyor. Ancak biyoindikatör bir bitki olduğu için çevre kirliliğinin yoğun olduğu yerlerden toplamamak gerek. Kayalık yamaçlar, orman açıklıkları, stepler ve volkanik yamaçlar yurdu. Ben de kayalık bir orman açıklığında gördüm onu. 500-2300 rakımları arasında doğal yayılışı bulunuyor. Zaten tohumdan yetiştirmek zormuş ama bahçe yurdunun sınırları içinde, kayası da eksik değil madem denemeye değer. En uygun ekim zamanı ise sonbahar, bu sayede kışlayabilsin. Hiç ıslatmadan toprağa gömüp yağmurları beklemeli. Sanki kendisi düşmüş gibi. Ki bu birlikte kendisidir düşen.
Diğer özellikleri yanında bilimsel adı ‘Silikula’ olan tohum keselerinin ölçüsü ve tohuma oranına göre Sikke otu (Fibigia clypeata) veya Koca Sikke Otu (Fibigia macrocarpa) türlerine ayrılıyor. Detaylı bilgiler verdiğim kaynakta meraklısının göz atmasını bekliyor.